Burcu KAYA
Şen, tescil edilebilmesi için eserlerin yapılması gerektiğini ve bu sayede fiyat istikrarının sağlanabileceğini belirterek, “Meyve ve sebzede fiyat istikrarının sağlanması için şartların güçlendirilmesi gerekiyor.
İlde üretilen eserler, denetlenebilmesi için çiftçiler tarafından pazarlara ulaştırılmalıdır. Hem fiyat istikrarı sağlanmalı hem de kayıt dışılığa son verilmelidir. Maalesef devlet dışındaki alanlarda bunları kontrol etmek mümkün değil. Talebimiz bir an önce bu hatalardan kurtulmaktır.
Sıkı bir denetim sistemi ile sadece üretici değil, tüketim ağı da doğru olarak kurulmalıdır.” Piyasaların serbest piyasa ekonomisini gerekçe göstererek keyfi fiyatlamalar yaptığını belirten Şen, yeni bir piyasa yasasının çıkarılmasının faydalı olacağını, çünkü bu sorunun güçlü bir kontrol mekanizmasıyla önlenebileceğini belirtti.
Türkiye’de 23,5 milyon tonluk toplam meyve üretiminin 3 milyon tonunu, 31 milyon tonluk sebze üretiminin 2,2 milyon tonunu Mersin’in karşıladığını söyleyen Şen, girdi maliyetlerinin yüksek olmasına ve ihracat yasaklarına da değinerek, üreticilerin bu konuda güvence altına alınması gerektiğini vurguladı. üretim sistemi içinde kalmak. Şen, “Gübre, tohum, ilaç, mazot, sulama maliyetleri çok yüksek. Ayrıca devlet teşvikleri maalesef yetersiz.
İthalatla üreticiyi üretimden çıkardık. İhracatta dönemsel transfer yasakları da sektöre önemli zararlar veriyor. Bunun en büyük örneklerinden biri limonun kolda kalmasıdır. İhracat yasak olunca müşterilerimiz kendilerine yeni pazarlar aramak zorunda kalıyor. Özellikle Rusya, Ukrayna, Romanya gibi ülkeler Mısır, Arjantin ve Çin limonlarıyla buluştu.
O pazarlara eser satmamız uzun vadede pek mümkün görünmüyor. Bu, üreticinin üretimden uzaklaşması anlamına gelir. Tarımsal ürünlerde uygulanan yüzde 18’lik KDV’nin yüzde 8’e indirilerek üreticiyi destekleyecek teşvik, yasa ve yönetmeliklerle üreticilerin üretime devam etmesi sağlanmalı” dedi.
